"Geçen hafta yabancıların hisse ve DİBS stoğu azaldı.."

TCMB'nin verilerine göre, yurtdışında yerleşik kişilerin mülkiyetindeki hisse senedi stoğu 08 Temmuz haftasında önceki haftaya göre piyasa fiyatı değişimi ve kur farkından arındırılmış olarak net 24 milyon dolar azalış gösterdi. Toplam brüt stok ise 43,5 milyar dolardan 43,6 milyar dolara yükseldi.

Aynı dönemde hisse senedinde yabancı payı portföy büyüklüğü açısından %63,14’ten %63,13 seviyesine geriledi. Bu oran son durumda ise %63,11 seviyesinde bulunuyor.

Geçtiğimiz hafta tatil dolayısıyla yurtiçi piyasalar 1,5 gün işlem görürken, dolayısıyla da yabancı hareketleri sınırlı değişim gösterdi. ABD’de tarım dışı istihdam artışının tahminlerin üzerinde gelmesinin ABD ekonomisine dair endişeleri azaltması, Japonya’dan ek mali teşvik beklentileri ve İngiltere’de yeni Başbakan’ın açıklanması ile ülkede siyasi endişelerin azalması risk alma iştahını olumlu etkiledi. Küresel borsalar alıcılı bir görünüm sergilerken, endeks de buna paralel yükseliş gösteriyor. Endekste kısa vadeli teknik görünüm olumlu. 82.500 seviyesinin yukarı yönde aşılması yükselişin devamı açısından önemli. Ancak görülen yükseliş sonrasında endekste kâr satışları da yaşanabilir. 81 bin destek seviyesi olarak takip edilebilir.

Yurtdışında yerleşik kişilerin mülkiyetindeki devlet iç borçlanma senedi (DİBS) stoğu ise piyasa fiyatı değişimi ve kur farkından arındırılmış olarak net 105 milyon dolar artış gösterdi. Toplam brüt stok ise 36,9 milyar dolardan belirgin bir değişim göstermeyerek 37 milyar dolara yükseldi.

Yabancıların DİBS portföyünün toplam pazar içindeki payı geçen hafta %23,59 seviyesinde (önceki: %23,63), repo hariç olarak DİBS stoğu içerisindeki yabancı payı ise %21,07 seviyesinde gerçekleşti (Önceki: %21,10).

Küresel çapta düşük faiz ortamı devam ediyor. ABD 10 yıllık tahvil faizinde yükselişler sınırlı iken, Almanya’nın 10 yıllık tahvil faizi ise eksi seviyelerde işlem görüyor. Düşük faiz ortamında getiri arayışındaki yatırımcılar ile içeride tahvil-bono piyasasına dair ilgi korunabilir. Bu nedenle kısa vadede TL faizlerde yükselişlerin sınırlı olmasını bekliyoruz.