Forex Yorumları

ABD’de üretkenlik beklenenin altında artarken, üretimin beklentilerin üzerinde olduğu görüldü. Bu durum kendi başına Dolar faizlerini yükseltici özelliğe sahip bir durum. Ancak dünkü seansta Çin’in Yuan’ı devalüe etmesiyle birlikte Dolar’ın birçok para birimine karşı değer yitirmesi oldukça normal bir durumdu. Yuan’ın düşüş sürecinin dünde sınırlı kalıp, ilerleyen günlerde de aynı sürecin devam edebilecek olması bugün de Euro/dolar paritesinin yükselişine neden oluyor. Oysa aslında Yuan’ın değersizleşmiş olması geçen on yıl içinde olduğu gibi Çin’in yeniden üretim ekonomisine kaymasına neden olabilir. Ancak buna dair beklentiler şu an aksi yönünde ve bu durum Euro/dolar paritesinin yükselişlerini sınırlandırmaya başlayabilir. Hatta bugün bile yükselişleri takiben sınırlanmalar görülebilir. Bu nedenle yükselişleri takiben satış denemeleri yapmak faydalı olur kanaatindeyim. Dolar’ın yeniden yükselebilecek olması yeterince yükselememiş emtia fiyatlarının da ayrıca desteklediğini belirtmekte fayda var.

Bir yandan Dolar düşmeye devam ederken, diğer yandan hisse senedi piyasalarının satıcılı kalmaya devam etmesi Sterlin/dolar paritesinin sıkışmasına neden olabilir. Zaten son üç haftadan beri yatay hareket eden paritenin bugün de yatay hareket etmesi için nedenler varken, hatta bu nedenler bugünlerde daha da belirginleşmişken bugün İngiltere’den açıklanacak istihdam verilerinin belirgin şekilde farklı olmaması durumunda Sterlin/dolar paritesinin dün ve öncesinden çok farklı hareket edeceğini sanmıyorum.

Japonya Merkez Bankası Çin’deki ekonomik yavaşlamadan dolayı endişe ettiğini tutanaklarına geçirmesinin ardından Yuan’ın devalüe olmasıyla birlikte bugünkü piyasa şartları gösteriyor ki, Çin ekonomisinde gecikmeli olarak bir büyüme süreci görülebilir. Ancak bunun fiyatlara bugün geçmesi kolay değil. Bu nedenle kısa vadeli dinamikler farklı bir şeye işaret ediyor. O da Dolar’ın gerileme sürecinin bugünlerde son bulabilecek olmasıdır. Hisse senedi piyasaları ve emtiadaki düşüşün devam etmesi beraberinde Dolar faizlerini belirgin derecede düşürmezse, o zaman Dolar/yen paritesi yükselebilir. Bunun için Dolar faizleri bugünlerde daha da önem kazanıyor. Bu nedenle Dolar/yen paritesinde işlem yaparken faizlere de mutlaka bakınız. ABD verilerinin Dolar faizlerini destekleyici şekilde açıklanıyor olması paritesinin düşüşlerinin kısa süreci alım için uygun olabileceğine işaret ediyor.

Çin’in Yuan’ı devalüe etmesiyle birlikte hızla yükselen altın fiyatları, Dolar faizlerinin gerilemesiyle birlikte daha da yükselmekten yana bir duruş sergiliyor. Oysa emtia fiyatlarına baktığımızda aynı şey geçerli değil. Ancak olası bir emtia yükselişi eğer hisse senedi piyasalarıyla birlikte oluşursa, bu durumda altının yükselmeye devam edeceği konusunda kuşkulu olurum çünkü aynı gelişmeler beraberinde Dolar faizlerinin yeniden yükselmesine neden olacaktır. Ne var ki olası senaryonun gerçekleşmesi durumunda bile Dolar faizlerinin yükseliş belirginliğine de bakmak gerekecek. Yani kısaca faiz dışında kalan ve altının yükselmesini tetikleyecek unsurlar ki bunlar daha çok emtiadaki yükseliş ve hisselerdeki gerilemedir, Dolar faizlerinin ne yapacağıyla birlikte değerlendirilmeli. Mevcut gelişmeleri Dolar faizleriyle ilişkilendirdiğimizde altının yükselmeye devam etmesi için faizlerin düşmeye devam etmesine ve yanı zamanda da emtianın yükselmesine ihtiyaç var. Bu durumda altın yükselişlerini satış fırsatı olarak değerlendirmek gerekir ancak satış pozisyonları çok kısa metrajlı tutulmasında fayda var çünkü seans içi volatilite de artacak.

Çin’in Yuan’ı devalüe etmesine rağmen petrol fiyatları gerilemesini sürdürdü. Bu durumu yaratan etkenlerden en önemlisi hisse senedi piyasalarının gerilemiş olmasıdır. Ancak Dolar’ın gerilemiş olması ve açıklanan ekonomik verilerin daha da olumsuz bir duruma işaret etmeyişi bugünlerde beklediğim ani yükselişi beraberinde getirebilir ancak yükselişin miktarı sınırlı olur. Bu nedenle düşüşlerde alım yapmak faydalı olabilir. Bugün açıklanacak petrol stoklarındaki olası düşüş bu süreci tetikleyebilir.

Bir yandan Fed’in faizlerle ilgili nasıl açıklamalar yapacağı, diğer yandan küresel gelişmelere bağlı olarak enflasyon beklentilerinin nasıl şekil alacağı piyasalar üzerinde etkili olmaya devam ediyor. Bu iki olguya ek olarak gelişmekte olan piyasalarda görülen daralma sürecinin gelişmiş olan ülkelerde de kendisi gösteriyor olması öncelikle Çin ve Japonya ekonomisinde kendisini iyiden iyiye göstermeye başlamış durumda. Bu gelişmeler bir yandan hisse senetlerinin neden yükselebildiğini açıklasa da, aynı zamanda Fed’in neden faiz artırmaktan kaçınabileceğini ve buna bağlı olarak da Dolar’ın neden değer kaybedebileceğini açıklar. Bu noktada bugün ABD’den açıklanacak üretkenlik verisi önemli çünkü üretkenlik olgusu Fed’in enflasyon öngörülerinde önemli bir yere sahip. Emtianın zaten baskı altında kaldığı bir ortamda deflasyonist baskılar armaya devam ederken üretkenlik verisinin yüksek gelmesi deflasyon olgusunu iyiden iyiye belirginleştirebilir. Bu da Dolar’ın gerilemesi yani Euro/dolar paritesinin yükselişi anlamına gelir.

Sterlin/dolar paritesi hafta başından beri İngiltere’den gelen hiçbir veriden etkilenmeksizin tamamıyla geçen hafta İngiltere Merkez Bankası’nın açıkladığı bilgiler ışığında hareketine devam ediyor. Bunun dışında paralel piyasalarda oluşan hareketler ve buna bağlı olarak diğer paritelerde oluşan gelişmelerin Sterlin/dolar paritesi üzerindeki dolaylı etkileri şimdilik paritenin yükselişlerini mümkün kılıyor. Bugün ABD’den açıklanacak üretkenlik verilerinin neye işaret edecek olduğu aynı şekilde Sterlin/dolar paritesi için de önemli. Dolayısıyla bu veriyi yakından takip etmekte fayda var. Ancak asıl olarak Sterlin/dolar paritesini ilgilendiren bir oldu daha var ki o da ABD’den açıklanacak verilerin deflasyonist olup olmayacağına bağlı olarak hisse senedi piyasalarının ne yapacak olduğudur. Eğer hisselerde belirgin bir yükseliş olur ve ABD verileri deflasyonist açıklanırsa, o zaman Sterlin/dolar paritesinin yükseliş ihtimali oldukça artar. Tersi durumdaysa Sterlinin düşüşlerinin yine de sınırlı olmasını bekliyorum. Bu nedenle düşüşlerde alım denemeleri yapmak faydalı olabilir.

Dolar faizlerinin henüz belirgin bir varlık göstermemiş olması Dolar üzerinde baskı yaratırken, Çin ekonomisindeki yavaşlama sinyallerinin belirginleşmiş olması ve aynı zamanda Japonya’dan gelen verilerin Yen olumlu olmaktan uzak oluşu Dolar/yen paritesinin düşüşlerinin sınırlanmasına neden oluyor. Bir yandan dünyanın en büyük ikinci ekonomisi olan Çin yavaşlarken, diğer yandan çevre ülkelerinde ve aslında küresel ölçekte bir yavaşlamanın etkili olması Yen’in değer kazamamasına engel oluyor. Bu durum paritenin düşmesine neden olsa da bugün ABD’den açıklanacak üretkenlik verileri belirgin şekilde etkin olabilir. Eğer Dolar faizlerinin baskı altında kalabileceği bir durum oluşursa, o zaman Dolar/yen paritesinin düşmesi mümkün ancak dediğim gibi küresel ölçekte görülen belirgin yavaşlama dünyanın birinci, ikinci ve üçüncü en büyük ekonomilerini zora soktuğundan bundan en çok Yen yara alır ki bu da paritenin bugünlerde neden sınırlı düşme özelliğine sahip olabileceğini gösteriyor.

Küresel ekonomik yavaşlama sadece gelişmiş ülkelerde değil aynı zamanda gelişmekte olan ülkelerde de kendisini gösteriyor olduğundan faizlerde genele yayılmış olarak bir gerileme görülebilir. Bu durumu düşen emtia ve yükselen hisselerle birlikte ele aldığımızda altının neden yükselebileceğine dair beklentiler dünden bugüne daha belirginleşiyor. Bugün ABD’den açıklanacak veriler altın için de önemli. Zira Fed’in faiz politikasıyla ilgili beklentilerini destekleyecek bir durum ortaya çıkmazsa, o zaman genel piyasa halkının beklentisi olan Eylül ayı faiz artışı ortadan kalkar. Bu kalktığında da altında kısa süreli belirgin bir yükseliş görülebilir.

Bir yandan açıklanan ekonomi olumsuz haberler diğer yandan bu haberlerin faiz artırım beklentilerini azaltırken hisselerin yükseliyor olması petrol fiyatlarının yapması gereken yükseliş ataklarının önüne geçiyor. Teknik olarak petrol yapması gereken düşüşün çok fazlasını yapmış olsa da temel gelişmelerin yarattığı baskı petroldeki düşüşü meşru kılıyor. Ancak şu da var ki teknik gelişmeleri volatilite gözünden değerlendirdiğimizde altının çok düşük olduğu ve düşüş sürecinde dalgalanmaksızın bu gidişatın sürdürülemez olduğunu söylemekte fayda var. Her ne kadar ABD’de petrol kuyularında artış var olsa da ya da İran petrolünün dünyaya akmaya devam edecek olduğu gerçeği önümüzde olsa da bu gelişmelerin detayına girdiğimizde ya bazısının zaten fiyata dahil olduğunu ya da İran petrolünün piyasaya gelişinin zaman alacak olduğu gibi gerçekler altını bir noktada yükseltecektir. Belki de bunun için Doların düşüş sürecinin başlaması gerekiyor olabilir ve belki de bu durum bugün ABD’den açıklanacak verilerle birlikte olup petrolde yukarı yönlü bir teknik düzletme hareketi tetiklenecektir. Bu nedenlere bağlı olarak düşüşlerde stoplu, ölçülü kısa metrajlı pozisyonlar almak faydalı olur.

Geçen hafta ABD’den açıklanan istihdam verileri sonrasında istihdamın aynı kaldığı görülürken underemployment verisinin gerilediği gözlemlendi. Bu gelişme kendi başına değerlendirildiğinde Dolar olumlu algılanmalı. Ne var ki verinin açıklanmasının ardından paritenin yükselişi istihdam verilerinden çok bu hafta açıklanacak ekonomik verilerin Dolar olumlu gelmeyebileceğinden kaynaklandı. Bugün açıklanacak bir veri yok ancak yarın açıklanacak üretkenlik verisi önemli olabilir. Enflasyon baskılarının azaldığı bir dönemde eğer üretkenlik azalırsa bu durum Dolar olumlu algılanabilir. Ancak yarın açıklanacak bu verinin yükselişi Dolar olumsuz olarak düşünülmeli. Bunları şimdi belirtmemin nedeni bugün Fed’den yetkililerin yapacakları konuşmalar olacak. Bu konuşmalarda underemployment veya üretkenlikle ilgili konulara atıfta bulunmaları piyasaya hareket kazandırabilir. Ancak daha çok istihdam ve enflasyon ilişkisine atıfta bulunma ihtimali daha yüksek olsa da sonuç olarak bu çerçevede yapılacak değerlendirmeler yarınki verilere de ışık tutabilir. Seans içinde paritenin kısa süreli düşüşleri yine kısa süreli alım pozisyonları için uygun olabilir.

İngiltere Merkez Bankası geçen hafta faizlerde bir değişikliğe gitmezken, yaptığı oylamada sekiz komite üyesine karşın sadece bir komite üyesi faiz artırmaktan yana olduğunu gösterdi. Geçen hafta gelen açıklanmalar İMB’nin faiz artışı için Fed’den de sinyal beklemeye devam ettiğini ortaya koydu. Her ne kadar İMB Fed’den daha önce faiz artıracak olsa bile İngiltere’den gelen birçok ekonomik veri yakın bir zamanda faiz artışının uygun olabileceğine dair sinyaller veriyor. Bu noktada hisse senedi piyasaları önemli. Eğer hisselerde yükselişler devam etme eğiliminde olursa, o zaman Sterlin güçlü kalmaya devam eder ancak tersi durumda ki bu oldukça mümkün Sterlinin yükselmeye devamı kolay olmaz. Bu ihtimalin daha ağır bastığını düşündüğümden yükselişlerde satış denemeleri yapılabilir.

Dolar faizlerinin daha önceki yükseldiği seviyelerden uzakta kalmış olması ve hisse senedi piyasalarında yaşanan gerilemeler Dolar/yen paritesinin düşüşünü tetikliyor. Öte yandan geçen hafta açıklanan bazı Yen olumlu gelişmeler ve para akışının Japonya’ya devam ettiğinin görülmesi Yen’in değer kazanma sürecinin bir miktar daha uzamasına neden olabilir. Bu da paritenin yükselmeden önce 123,70 seviyelerine kadar gerilemesi anlamına gelir. Bu noktada bu seviyeye yakın yerlerden yapılacak alım denemeleri alım için uygundur.

Dolar’ın gerilediği bir süreçte altının yeniden 1100 Dolar sınırına kadar yükseldiğine şahit oluyoruz. Dolar ve altın arasındaki bu yakın ilişkinin bugünlerde de devam etmesi mümkün. Zira Dolar faizlerinin son günlerde yeterince yükselmemiş olması ve Fed’in faiz artırımı konusunda hala açık bir tavır sergilememiş olması altının düşüşlerini engeller. Bu noktada Fed’in de istediğini yapıp kendi değerlendirmemizi kendimiz yapacak olursak ve bu değerlendirmeyi istihdam ve enflasyon kıstasından yaparsak, o zaman altının yükselmesi için nedenlerin olduğunu görebiliriz. İstifhamda bir gerileme yok ama yükseliş de yok. Bu arada enflasyon baskıları henüz oluşmuş değil. Aksine deflasyonist baskılar var. Bu durumda Dolar faizlerinin yükselmesi zaman alacağından Dolar olumsuz gelebilecek her veri altının yükselişine neden olabilir.

Petrol fiyatları düşüş trendinden hala çıkmadı. Çin’den gelen ekonomik verilerin yavaşlayan ekonomiye işaret etmeye devam etmesi ve aynı zamanda ABD ve Avrupa’da istihdamın yeterli derecede yükselmeyişi petroldeki yükselişin önünü kesen nedenlerdir. Ancak teknik açıdan baktığımızda petrolün bu kadar düşük seviyelerdeyken düşük volatiliteyi koruması kolay olmaz. Bu nedenle volatilitenin yükselebilecek olmasından dolayı bugünkü düşüşlerin alım fırsatı olarak değerlendirilmesi gerekir. Yani kısacası bugün teknik etkenler temel etkenlerin üzerinde olabilir. Bu da petrolün alınması gerektiğini gösteriyor.