Forex Yorumları

ABD’den hafta boyunca açıklanan ekonomik verilerin Dolar olumsuz olduğu bir ortamda piyasa Fed’in Eylül ayında faiz artırmaya başlayabileceğine inanıyor. Bu sizi aldatmasın çünkü Fed Eylül ayında faiz artırmayabilir. Fed’in faiz artırmamasına neden olabilecek birçok neden varken, faiz artırması için daha az neden var. Ekonomik göstergelerin son zamanlarda Dolar olumsuz bir görüntü arz ettiğini biliyoruz. Ancak öncesinde hatırlarsanız bir ara açıklanan ekonomik veriler peşi sıra iyi açıklanıyordu. Piyasa hala o dönemden kalan olumlu beklentilerin etkisindeyken son zamanlarda ayıklanmış olumsuz veriler adeta göz ardı ediliyor. Asıl benim için önemli olan mal fiyatlarının vade yapısına bakıldığında Fed’in faiz artırması için bir nedeni yok. Kendi uyguladığım Granger nedensellik ve eş bütünleşme (co-integration) modellerime göre baktığımda emtia fiyatlarının vade yapısındaki değişimlerle enflasyon beklentileri Fed’in faiz artışının normalde 2016’da yapması gerektiğine işaret ediyor. Ancak piyasada oluşan beklentiler ve bunların neden olduğu çalkantılar o denli fazla ki bugüne kadarki izlediği politika gereği Fed’in artık bir noktada faizleri gerçekten artırması gerekiyor ama bunun Eylül ayında olmaması gerek. Bu durumda en iyi ihtimalle Fed’in Aralık ayında faiz artırması daha olası bir ihtimal olarak göze çarpıyor. Bu ortaya çıktığında mal fiyatları, hisseler de yükselir ve bunun sonundan parite düşüşleri takiben yeniden yükselmek ister. İşte bu senaryoya göre hareket etmekte fayda görüyorum.

Dün İngiltere’de açıklanan enflasyon verilerinin ya beklendiği kadar ya da beklenenden az yükseldiğine işaret etti. Burada asıl önemli olan fiyatların düşmeyip aksine yükselmeye devam ettiğidir. Bu nedenle açıklanan bazı Sterlin olumsuz verilerin aslında öyle olmadığını önceden belirtmekte fayda var. Geçen haftadan beri İngiltere’den açıklanan ekonomik verilerin çok olumlu bir hava estirmiyor olması belki bugün seans içinde Sterlinin hem Euro Hem de Dolar karşısında gerilemesine neden olabilir ancak ABD verilerini dikkate alarak pariteyi düşündüğümüzde, paritenin seans içinde önce düşüp ardından yükselmesi için yeterli neden var. Bu elbette Fed’in Eylül ayında faiz artırmayacak olduğunu ima etmesiyle ortaya çıkabilecek bir durum ama her hâlükârda İngiltere’den açıklanan veriler diğer ülkelerle karşılaştırıldığında kötünün iyisi ve hatta iyi olduğu göz önünde bulundurulursa, paritenin düşüşlerinin sınırlı olabileceğini düşünüyorum. Hatta özellikle bugün açıklanacak istihdam ve İngiltere Merkez Bankası faiz toplantısı tutanakları açıklandığında bu durum daha çok su yüzüne çıkabilir. Bu da paritenin düşüşleri takiben alınmasını gerektirir.

Altın fiyatları iki hafta önce gördüğü 1164 Dolar seviyesinden itibaren bugüne kadar konsolide olmaya devam ediyor. Bu süreçte belli ki piyasa Fed’in faizlerle ilgili tutumunun ne olacağını görmek istiyor. Dolar faizleri her ne kadar önemli bir unsur olsa da ekonomik gelişmelerin de bir o kadar önemi var. Piyasalar son günlerde Fed’in sürekli bahsettiği faiz artırımına göre hareket etmiyor. Altın da buna dahil. Altın daha çok enflasyon ve faizlerin nasıl etkileşeceğine, dünyada küresel emtia talebinin nasıl everileceğine ve Dolar’a bakıyor. Durum bu olunca Fed’in açıklayacağı faiz kararının, ya da Fed’in politikasının altın üzerinde çok fazla bir etkisi olmayabilir. Özellikle bugünlerde durum bu hal alabileceğinden bugün piyasayı doğru okumak ve doğru faktörlere yoğunlaşmak gerekiyor. Eğer Dolar geriler ve bu hisse senetlerinin yükselişini tetiklerse, o zaman düşüşlerde altın alınabilir. Tersi durumda ya da belirsizlik durumunda altının düşme ihtimali oldukça belirginleşir.

Bugün petrol piyasasını yakından ilgilendiren önemli veriler açıklanacak. Önce petrol ve petrol ürün stokları, ardından Fed’in faiz kararı piyasalara yön verirken, petrol de bu gelişmelerden hem direkt, hem de dolaylı etkilenecek. Bu da bugün petroldeki volatilitenin artabileceğine işaret olarak düşünülebilir. Son gelişmelerin geneline bakıldığında ABD’de sanayi üretiminde belirgin düşüşler olması Dolar’ın değer kaybetmesine neden olabilir. Bu da hem direkt hem de dolaylı olarak petrolün birbirine ters etkenler tarağında etki altında kalmasına neden olur. Yani petrol sıkışır. Ancak şu da var ki, örneğin sanayi üretimindeki gerilemenin bir kısmının petrol kuyularının bazılarının faaliyetten çıkmasından kaynaklandığı için, bu durum petrol arzının düşüşü olarak düşünülebilir. Bu da bir noktada petrolün düşüşleri takiben yükselerek volatilitesini artıracağına işaret ediyor.

Dün ABD’den açıklanan sanayi üretimi, kapasite kullanımı ve yabancı hazine bonoları nakit akış verilerinin tamamı oldukça Dolar olumsuz açıklandı diyebilirim. Ancak Yunanistan’ın temerrüde düşebileceği beklentisinin ağır basıyor olması paritenin olası yükselişinin ertelenmesine neden olurken gün içinde paritenin bir ara 1,12’nin altına sarktığını gördük. Yakın bir zamanda Yunanistan konusunda nihai gelişmeler olduğunda bunların sonucunun Euro olumlu olarak algılanacağını düşünüyorum. Bir diğer deyişle Yunanistan konusunda oluşabilecek herhangi bir somut gelişme her hâlükârda Euro olumludur. Buna bir de ABD’den açıklanan ekonomik verilerin olumsuzluğunu katacak olursak, ilerleyen bir ya da iki seans içinde paritenin düşüşleri takiben yükselmesini bekliyorum. Bu nedenle bugünkü genel stratejiyi düşüşlerde alım yapmak olarak kurgulamak gerekiyor.

İngiltere’nin aksine Avrupa’da Yunanistan’la ilgili görüşmelerin bir sonuca bağlanamamış olması Euro/sterlin paritesinin düşmesine neden olurken geçen hafta açıklanan Sterlin olumsuz verilerin ardından yeni haftaya Sterlin olumlu açıklanan konut fiyat verileri Sterlin/dolar paritesinin yükselişini tetikledi. Bugün İngiltere’den açıklanacak farklı seviyede enflasyon verileri Sterlin’in Euro ve Dolar karşısında değer bulmasını sağlayacak. Aynı şekilde Avrupa’dan enflasyon verilerinin ardından ABD’den konut inşaatı başlangıçları açıklanacak. Bu veriler Sterlin’in hem Euro hem de Dolar karşısında belirgin şekilde hareketlenmesine neden olabilecek verilerdir. Bunun önemli olması son dönemde hem Fed’in hem de İngiltere Merkez Bankası’nın enflasyon odaklı demeçler veriyor olmasından kaynaklanıyor. Bu nedenle eğer İngiltere’nin enflasyon verileri beklentilerin üzerinde açıklanacak olursa paritenin yükselişten kaçınmayacağını şimdiden görmek gerek. Verilerin Sterlin olumlu açıklanmasını bekleyip, paritede yine de düşüşler olursa, o zaman Sterlin/dolar paritesinde alım fırsatlarının karlı sonuçlar üretmesi daha belirgin bir ihtimal alacaktır.

Geçen hafta Japonya’dan açıklanan Yen olumlu ekonomik veriler sonrasında paritenin bir miktar düştüğünü gördük. Haftaya başlarken paritenin aynı kararlılıkta düşmeye devam etmemesinin ardındaki neden bir yandan Dolar faizlerinin gerilemesi ve bunun aksi etkiye sahip olan Japon verilerinin tam olarak Yen olumlu bir resim çizmemesinden kaynaklanıyor. Diğer bir deyişle pariteyi etkileyen dışsal faktörlerin şu aralar yerinde sayıyor olması beraberinde paritenin yatay ve dar alanda işlem görmesine neden olabilir. Ne var ki bugün ABD’den açıklanacak inşaat sektörü verileri pariteyi hareketlendirebilir ancak yarın Fed’in açıklayacağı faiz kararı sonrasında faiz artırımının ne zaman yapılabileceğiyle ilgili somut bir şey söylenmediği sürece paritenin düşme eğilimini sürdürmek isteyeceğini düşünüyorum. Bu nedenle bugün ve yarın yükselişler satış fırsatı olarak değerlendirilebilir.

Hisse senedi piyasalarında görülen düşüşler beraberinde faizlerin de düşmesine neden olunca altın fiyatlarında yukarı yönlü bir hareket oluştu. Bu hareketi VIX endeksindeki yükseliş tarafından da desteklenmiş olması hisselerin, faizlerin ve VIX’in altın üzerinde etkili olmaya devam ettiğine işaret. Bugün ABD’den açıklanacak konut inşaatı başlangıçları pariteleri etkileyebilir ancak altın yarınki Fed kararını ve sonrasında gelecek olan açıklamaları bekleyecek. Bu nedenle gün içinde genel olarak yatay bir seans görmemiz mümkün. Eğer Fed yarın faiz artırımı konusunda Eylül ayını işaret edecek olursa, o zaman altında düşüş olabilir ancak Fed’in Eylül ayında faiz artıracağını hiç sanmıyorum. Uygulamada olan nedensellik modelim Fed’in faiz artırımını en erken Aralık ayında yapacağını gösteriyor. Bu nedenle çok elzem bir durum olmadığı sürece, altının düşüşlerinin alım fırsatı olarak değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum.

ABD’den açıklanan ekonomik verilerin son günlerde belirgin şekilde bir zayıflığa işaret ediyor olması Dolar’ın düşüşünü henüz tetiklememiş olsa da petrolde bir miktar düşüş gözlemlendi. Bunu düşen hisse senedi piyasalarının da teyit ediyor olması petrolün bir ya da iki gün boyunca zayıf kalmasına neden olabilir. Sonrası için Dolar’ın yönü çok önemli. Özellikle yarından itibaren Dolar’da bir miktar gerilemenin olabileceğini düşünüyorum. Eğer bu gerçekleşirse petrolün zayıf geçirdiği seansları takiben belirgin bir şekilde yükselmesi mümkün olur. Ancak bunun olabilmesi için aynı zamanda hisse senedi piyasalarının da dün gerçekleştirmiş olduğu ve bugün de yapabileceği düşüşün ardından yükselmesi gerekiyor. Kısaca Dolar’ın düşmesi ve hisselerin yükselmesi durumunda petrolün yükselmesini bekleyebiliriz. Bunun dışındaki durumlarda petrol ya düşer ya da yatay kalır.

Yeni hafta Yunanistan’ın borç aldığı kredi sağlayıcılarıyla anlaşamadığı haberleriyle başladı. Bu hikâyenin en ilginç tarafı tartışılan para miktarının 1,6 milyar Euro gibi küçük bir miktar olup aslında Yunanistan’ın teknik ve fiili geri ödememe sürecini başlatması olarak düşünülmesidir. Eğer piyasa gelişmeleri bu şekilde algılayacak olursa, o zaman ülkenin Euro Bölgesi’nden çıkacağı şeklinde yorumlanır ve bu ilk etapta elbette Euro olumsuz bir gelişme olarak düşünülebilir. Gelişmelere teknik ve temel açıdan bakıldığındaysa, ABD, Avrupa ve Asya ülkeleri son günlerde ekonomi olumlu veriler üretmeye devam ediyor. Bu gelişmelerin topyekûn Euro olumlu bir etkisi var ve bu durum paritenin hafta içindeki düşüşlerini sınırlandırabilir. Özellikle Fed’in açıklayacağı faiz kararı sonrasında gelecek demeçler Dolar faizlerinin yükselişini öteleyecek cinsten olursa bu durumun paritenin düşüşlerini sınırlı tutacağı olarak düşünülebilir. Sonuç olarak genel itibarıyla bugün ve bu hafta paritenin düşüşleri alım fırsatı olarak değerlendirilebilir.

Geçtiğimiz hafta İngiltere’den açıklanan ekonomik veriler de diğer ülkelerden gelen veriler gibi ekonomi olumluydu. Bir tek yıllık bazdaki inşaat üretiminin belirgin şekilde düşünülenden az açıklanmış olması bu sabah açıklanan ve ekonomi olumlu olduğu görülen konut fiyat verileriyle dengelenmiş olabilir. Ancak yine de paritenin Dolar ve hisse senedi piyasalarına güdümlü hareket edebileceği gerçeğini göz önünde bulundurmakta fayda var. Hisse senedi piyasalarının bir miktar düşmüş olması ve Dolar’ın göreceli olarak yükselebilecek oluşu Sterlin/dolar paritesinin satış baskısı altında kalmasına neden olabilir ancak Euro/sterlin paritesinin düşüşüne devam edebilecek olmasıyla birlikte Sterlin/dolar paritesine yansıyacak düşüş daha az belirgin olabilir. Bu nedenle Sterlin/dolar paritesinde düşüş olur ancak oldukça sınırlı kalır.

Dolar faizlerinin ve hisse senedi piyasalarının düşmüş olmasına rağmen geçen hafta sonuna girerken yükselen Dolar/yen paritesinin yükseliş nedenlerini Cuma günkü raporda belirtmiştim. ABD’den açıklanan enflasyon verilerinin çok zayıf bir görüntüye sahip olmayışı bir noktada Dolar faizlerinin yeniden yükselebileceği beklentisinden, paritedeki yükseliş oldukça normal bir gelişmedir. Ancak şunu da görmek gerekir ki, son zamanlarda ABD’den açıklanan ekonomik veriler gibi, Japonya’dan açıklanan ekonomik veriler de gevşek para politikasının işe yaramaya başladığına işaret eder nitelikteydi. Bu nedenle her ne kadar Dolar/yen paritesi yukarı yönlü bir ivme kazanma çabası içinde olsa da yükselişler satış fırsatı olarak değerlendirilebilir.

Son günlerde açıklanan ekonomik verilerin enflasyona ilişkin beklentileri artırırken aynı zamanda faizlerin de topyekûn yükseliyor olması altının neden çok belirgin bir yükseliş yapamadığını açıklıyor. Ne var ki bu durumun neden olduğu volatilite düşüklüğü yakında altının belirgin bir yükseliş yapmasına neden olabilir. Bu nedenle aynen iki ay önce olduğu gibi altında yukarı yönlü belirgin bir yükseliş hareketi olursa bunu volatilitenin çok fazla düşmüş olmasından kaynaklanabileceğini şimdiden biliniz. Son birkaç seanstan beri Dolar’ın uluslar arası piyasalarda yükselişi ve VIX endeksinin sıkı sıkıya düşük seviyelere bağlı kalması altının baskı altında kalışını açıklıyor. Ancak bu hafta içinde Fed’den gelecek açıklamalar eğer Dolar faizlerinin yükselişini ötelemek isteyişini bir kez daha yansıtırsa, o zaman altının düşüşleri derhal alım fırsatı olarak değerlendirilir. Bu açıdan bakıldığında Dolar faizleri, Dolar endeksi ve VIX bize kılavuz olabilir. Dolar faizleri Dolar endeksiyle birlikte düştüğü ve VIX endeksinin yükseldiği her durum altının ani ve belirgin yükselişini beraberinde getirebilir.

Bir aydan biraz fazla bir süre boyunca Temmuz vadeli petrolün 57-62 Dolar bandı aralığında dalgalandığını gördük. Bu dönem içinde Fed’in faizleri artırmasını ötelemesi gündemde yerini alırken, petrol arzının çok fazla etkilemeyişi ilerleyen günlerde de bu iki unsura bağlı olarak petrolün fiyatlanmaya devam edeceğine işaret ediyor. Bu hafta içinde ABD’den petrole olan talebin hangi sınırlarda gelişebileceğine ışık tutan veriler gelecek. Özellikle tüketici güven endeksinin olası artışı eğer petrol stoklarının olası düşüşüyle eşleşirse, o zaman hafta ortasından itibaren petrolde yükselişler görülebilir. Öncesindeyse Dolar’ın olası yükselişine bağlı olarak, petrolde düşüş görülebilir. Yani bugün ve yarın petrol baskı altında kalıp, ilerleyen seanslarda belirgin yükselişler olabilir.