Dolar / Türk Lirası Yorumları

Dolar kuru küresel ölçekte artan riskler nedeniyle borsaların düşüşüne bağlı olarak yükseldi. Bir diğer deyişle artan riskler nedeniyle küresel sermayenin gelişmekte olan piyasalardan bir miktar çekilebilecek olması yerel para birimlerinin değer kaybetmesine neden oldu. Trump-Erdoğan görüşmesi sonrasında geleceğe dair olumlu beklentiler artmış olsa da Türkiye dinamikleri şu aşamada kurun hemen 3,50’lerin altına gitmesine izin vermiyor. Azalan TCMB yabancı para rezervi, artan riskler, daha cazip görünen gelişmekte olan ülkeler, artan enflasyon gibi unsurlar varlığını sürdürdükçe kurun düşüşü gecikir. Bu acıdan bakıldığında Dolar’ın uluslararası piyasada değer kaybetmesi sonrasında bile TL’nin değer kaybediyor olması buna bağlı. Bu aşamada kurdaki yükseliş 3,60’a yaklaşır ve hatta bir miktar daha üzerine kadar devam eder ancak sonrasında yeniden gerileyebilir.

Erdoğan-Trump görüşmesinin ardından kurda yaşanan yükseliş tamamen düne kadar bu görüşmenin yaratacağı TL olumlu süreci satın alan yatırımcıların kar amaçlı pozisyon kapatmalarından kaynaklandı. Öte yandan TL faizleri yükselme eğilimini korurken Dolar faizlerinin gerilemeye devam etmesi ve artan risk iştahıyla birlikte gelişmekte olan ülkelere para akışının devam etmesi TL’nin biraz değer kaybetmesinin ardından yeniden değerlenmesine neden olabilir. Geçen haftayı 3,57’nin altında kapatmasını ardından eğer bu hafta da 3,57’nin altında kapanacak olursa, bu gelişme kurun 3,50’nin altındaki seviyeleri hedeflediğine işaret eder. Bunu hafta içindeki gelişmeleri takiben görmüş olacağız. Şu aşamada bugün ABD’den açıklanacak 12 Mayıs itibarıyla olan emlak kredisi başvuruları Dolar’ın uluslararası piyasalardaki değerini etkileyecek veri olarak gözükmekte. Ancak asıl olarak jeopolitik unsurların ve risk iştahının belirleyici olduğu bir süreçten geçerken hisse senedi piyasaların yükselişleri takiben satılması durumunda Dolar’ın değer kaybı da durulabilir. Bu nedenle Dolar gerilemeye devam etmeden önce bir miktar yükselebilir. Bu da bugün kurun yeniden bir miktar yükselerek 3,56’ların üzerine gitmesine neden olabilir. Olası gerilemenin devamı ilerleyen günlerde görülecektir.

Dün işsizlik azaldı, enflasyon arttı. Sanayi üretiminin hareketlendiği, tüketici güveninin arttığı ve işsizliğin azaldığı bir ortamda enflasyonun çift haneli olmayışı TL olumlu bir gelişme olarak düşünülebilir. Geçen hafta sonuna girerken kurun 3,57 sınırında kapanmış olması sonrasında kurun düşmeye başlamış olması 3,52 hedefinin varlığına işaret ediyor. Ne var ki bu düşüşün bir diğer nedeni de Dolar endeksindeki geri çekilme olduğu için şu aşamada kurdaki düşüş adeta pamuk ipliğine bağlı. Hem kurumsalların yapabilecekleri alımlar hem de perakendenin Dolar alabilecek olması kurdaki düşüş sürecinin 3,52’de ancak sınırlanmasına ve sonrasında yeniden yükselmesine neden olabilecek nitelikteki gelişmeler olabilir. Bugün ABD başkanı Trump ile Erdoğan bir araya gelecek. Bu görüşmeler genel olarak ekonomik, jeopolitik ölçekte olacağı için kurun düşüşünün devamlılığı açısından önemli olabilir. ABD’den gelecek ekonomik verilerin de Dolar üzerindeki etkisi göz ardı edilmemeli Son günlerde açıklanan ekonomik verilerin Dolar olumlu görünüme rağmen Dolar’ın henüz yükselmemiş olması, bugün açıklanacak konut inşaatı başlangıçları ve sanayi üretiminin olumlu gelmesi durumunda artık daha fazla beklememesine neden olabilir. Bu da Dolar endeksinin yükselmesi anlamına gelir. Bütün bunları düşündüğümüzde kurun bugünkü geri çekilmeleri 3,52’ye kadar devam etmese de 3,53’lü seviyelerden yakalayabilirseniz alım denemeleri yapılabilir.

Bugün Türkiye’den çok önemli iki veri açıklanacak: İşsizlik ortalaması ve enflasyon beklentisi. İşsizlik ortalamasının yüzde 13 açıklanmış olmasının ardından alınan önlemler ve Türkiye’de artan tüketici güveni, bu ay açıklanacak verinin daha olumsuz etkileneceğine engel olumlu olabilir. Bu durumda işsizlik rakamının beklentilerin altında ya da bir önceki rakamda daha düşük gelmesine neden olabilir. Öte yandan açıklanacak enflasyon beklentisinin aynı olumlu şekliyle piyasaya yansıyacağını sanmıyorum. BU durumda TL elbette olumsuz etkilenecektir. Bu noktada önemli olan iki verinin birlikte çizeceği resimdir. Eğer istihdamda artış belirgin olup da enflasyon artışı belirgin olmazsa o zaman TL’nin değer kazancı devam edebilir. Nitekim teknik oluşumlar bunu gösteriyor. Geçen hafta kurun 3,57’nin üzerinde kapanmamış olması zayıf görünümün bir ifadesi olarak düşünülürse bugün Türkiye’den açıklanacak verilerin bileşke etkisi TL olumlu olursa kurun düşebilir. Bu durumda piyasadaki diğer gelişmelerin kuru bir süreliğine yükseltmesi durumunu bekleyip sonradan satış denemeleri yapmak mantıklı olabilir.

Tüm haftanın geneline baktığımızda Dolar endeksinin yükselme eğiliminde olduğu bir süreçte TL’nin onca olumsuz gelişmeye rağmen değer kazandığını gözlemledik. Türkiye’den açıklanan Mart ayı sanayi üretiminin yükseliş ve dış ticaret açığındaki düşüş bir arada düşünüldüğünde Türkiye’de tüketim ithalatının azalmış olduğunu ancak üretime yönelik ara malların daha çok ithal edildiğini gözlemliyoruz. Bugünlerde Türkiye’de artan tüketici güveninin önümüzdeki ay aynı kalemlerle ilgili gelecek açıklamalarda tam tersinin görülmesi beklenebilir. Bu durum itibarıyla ilerleyen günlerde ve haftalarda Dolar kurunun düşmesi için TL dinamikleri yetersiz hatta tersi olabilir. Bu noktada Dolar kurunun düşmesi için Dolar endeksinde bir gerilemenin görülmesi beklenir. Bugün ABD’den açıklanacak tüketici güveni ve enflasyon verisinin Dolar endeksi üzerinde belirgin etkisi olabilir. İstihdam verilerindeki gelişmelere bakıldığında enflasyonda çok fazla Dolar olumsuz bir durum oluşmayabilir Bu nedenle Dolar’ın seans içinde bir miktar yükselmesi mümkün. Burada altını çizmek gereken bir durum var ki o da haftanın 3,5770’in altında kapatması durumunda daha uzun vadeli olarak kurdaki düşüşün teyit edileceğidir. Dolayısıyla orta vadede bu gelişmeden de haberdar olmakta fayda var.

Dünkü seansta Dolar’ın uluslararası piyasalarda yükselmesine rağmen Dolar kurunun gerilediğini gördük. ABD ve Türkiye arasında yaşanan jeopolitik gerginliklerin ikincil etkisinin kısa süreliğine TL olumlu etki yaratabilecek olması TL’nin değerlenmesinde rol oynasa da genel olarak durumun olumsuz görünümü bir süre daha devam edebilir. Bu nedenle kurun düşüşleri çok fazla sürmez. Dolar faizlerinin yükseldiği ve Türkiye’deki risklerin azalmadığı bir süreçte kurdaki düşüşler alım fırsatı olarak değerlendirebilir. Özellikle emtia fiyatlarında yaşanan yükselişlerin neden olacağı enflasyonist baskıları düşündüğümüzde kurun düşüşlerinin neden alım fırsatı olabileceğini bir kez daha ortaya koymakta. Bu süreçte çok kısa vadede kurun 3,56’lı seviyelere gelmesi ya da yaklaşması durumunda alım denemeleri yapmak faydalı olabilir.