Dolar / Türk Lirası Yorumları

Dolar’ın uluslararası piyasalarda geri çekilmiş olması ve TL’nin teknik düzeltmesi bir araya geldiğinden Dolar/TL paritesinde belirgin bir düşüşün gerçekleşmesine şahit olduk. Ne ver ki bu süreç kısa vadeli teknik bir hareket olduğundan Dolar’ın güçlenme mevsimine yaklaşırken kurun düşüşleri alım fırsatı olarak değerlendirilmek istenecektir. Bu noktada kurun ne kadar düşebileceğini ön görmek elbette en önemli konu olarak karşımıza çıkıyor. Bugün ABD’den önemli veriler açıklanacak ve Dolar faizlerinin ne şekilde hareket edeceğini belirleyecek. Bugünkü verilerin önemli olmasına karşın Dolar’ı çok az etkileyebileceğini düşündüğümden kurda da çok belirgin hareket beklemek gerekir. Ancak genel olarak Dolar olumlu bir süreç içinde olduğumuzdan çok belirgin geri çekilmeleri beklemeksizin kısa metrajlı alım denemeleri yapmak uygun strateji olarak görülebilir.

Emtia piyasalarında yaşanan geri çekilmeler beraberinde Dolar faizlerinin de geri çekilmesine neden olunca Dolar’ın uluslararası piyasalardaki yükselişini durdurdu. Dolar’ın yükselişinin durulması ve bir süredir hızlı bir şekilde yükselmiş olan Dolar kurunun geri çekilmesiyle birleşince geçen hafta sonundan bugüne kadar olan düzeltmenin belirgin olduğu görülüyor. Bu hafta içinde Dolar kurunu etkileyebilecek çok fazla veri yok ancak Türkiye’nin Çarşamba günü açıklanacak ihracat verilerini yakından takip etmekte fayda var. Öte yandan Türkiye’nin jeopolitik ve AB ilişkileri konulu siyasi gelişmelerini de yakından takip etmek gerekiyor. Belirgin bir dönüşüm içinde olan Türkiye’nin dış siyasi sürecinin TL üzerinde baskı yaratması oldukça muhtemel olduğundan düşüşleri bekleyip alım denemeleri yapmak uygun olabilir.

Kurun yükseldiği bir ülkede ihracatın artması beklenir. Oysa TL’nin son iki yılda neredeyse yüzde 40 değer kaybetmesinin ardından ihracatın aynı süreçte geriliyor olması zaten kendi başına ekonomik durumun ne denli olumsuz olduğunun bir göstergesi. Türkiye şu aşamada jeopolitik unsurları besleyerek ekonomisini ayakta tutmaya çalışan bir durumda. Avrupa Birliği Türkiye’yle ilgili görüşmeleri askıya aldı. Verilen teşviklerse genellikle olumlu sonuç vermemiş durumda. Hal böyleyken yabancı yatırımcının TL’yi daha çok ıskontolarken dün TCMB’nin yaptığı gibi sürpriz faiz artırımlarının da bir işe yaramadığını görüyoruz. Uzun lafın kısası Türkiye’nin risk algısı son iki seneden beri o denli değişti ki enflasyon üzerine konan diğer risk primlerinin en az 400 baz puan olması gerekliliği ortaya çıkıyor. Zaten bu nedenledir ki dünkü seansta TL’deki değer kazancı yerini belirgin bir değer kaybına bırakmış durumda. Bu sürecin bugün de devam etmesi normal. Zira TCMB’nin faiz artırdıktan sonra hemen satış müdahalesi yapması yanlış olur. Dolar’ın uluslararası piyasalarda bir miktar düşebilecek olması kurun düşüşüne neden olsa da bunun etkisi şu aşamada oldukça sınırlı kalır. Yani düşüşler zor, yükselişleri kolay olur.

Fed’in dün arz ettiği faiz toplantısı tutanaklarında yeni bir faiz artırımının yakında geleceğinin belli olması ve 2017 yılı içinde de yeni faiz artırımlarını gelebilecek olması Dolar’ın uluslararası piyasalarda yükselmesine neden oldu. Hal böyleyken TCMB’nin faiz politikasına bakıldığında faizlerin inmeye devam edebileceği piyasa tarafından kabul gören bir durumken TL’nin güçlenmesi elbette zor oluyor. Ne var ki hareketlere bakıldığında Fed ve Trump etkisiyle yükselmiş Dolar’ın değer artışında belirgin bir yavaşlama olduğu görülüyor. Bunun nedeni beklentilerin zaten fiyatlara yüzde yüz oranında yansımış olmasından kaynaklı. Bundan sonra mevsimsel nedenlere bağlı olarak Dolar’ın Aralık ayı içerisine doğru yükselmesi mümkün ancak öncesindeki ara dönemde, yani bugünden itibaren Aralık ayına kadar Dolar’daki yükseliş süreci durulabilir. Bunun da anlamı belirgin geri çekilmelerin yaşanabileceği bir döneme giriyoruz. Bu noktada Aralık ayı öncesinde yaşanabilecek düşüşler genellikle alım fırsatı olabilir ancak alım fırsatlarının değerlendirilmesi noktasında çok fazla yükseliş beklentisi içinde de olmaksızın kısa vadeli ve kısa metrajlı pozisyon alınabilir. Aralık öncesindeyse, genellikle yükselişler satış fırsatı olarak değerlendirilebilir. Genel olarak 3,33’ler alım, 3,45’ler satış için uygun seviyeler olur.

Dün açıklanan tüketici güven endeksindeki gerileme Dolar’ın yükselişi ve azalmayan işsizliğin birer sonucu olarak gerçekleştiği söylenebilir. Bugünlerde Dolar’ın tüm dünya genelinde yükseliyor olması hem Trump’ın başkan olması hem de Dolar faizlerinin Fed tarafından artırılacak olmasından kaynaklanıyor. Piyasa faizlerine bakıldığında Dolar faizlerinin yükseliş eğiliminde oluşu Fed’in Aralık ayında faiz artıracağının kesin gözüyle bakıldığını göstermekte. Bununla ilgili gelişmeler yarınki Fed tutanaklarından görülebilecek olsa da piyasa bunu zaten fiyatladı. Bütün Bu gelişmeler ışığı altında uzun lafın kısası Dolar’ın şu aşamada çok güçlü olduğu ancak kısa vadede teknik düzletmelerin de beraberinde gelecek olmasının muhtemel olduğudur. ABD’nin yarın şükran günü dolayısıyla tatil olacak olması bugünden itibaren piyasanın çok fazla oynak olmayabileceğinin habercisi. Bu aşamada Türkiye’deki dinamikler eğer TL’nin düşmesine neden olmazsa o zaman seans içindeki yükselişler satış fırsatı olarak değerlendirilebilir.

Dün Türkiye’den açıklanan enflasyon beklentisi verisinin çok fazla değişim göstermemiş olması TL’nin en azından daha fazla değer kaybetmesine engel olurken dün Dolar’ın uluslararası piyasalarda düşüşü dolar/tl paritesinin geri çekilmesine neden oldu. Dolar’ın yükseliş mevsiminin yakın olduğu bir dönemdeyken Dolar’ın geri çekilme eğiliminde oluşu çabuk sona erecek bir durum değil. Bu nedenle seans içinde yaşanan yükselişleri satış fırsatı olarak değerlendirmek mümkün.